Kanal Tedavisi
Endodonti, özellikle kök kanalı tedavilerinin
uygulandığı ana bilim dalıdır. Günümüzde kanal tedavisi, canlılığını yitirmiş
olan dişlerde çoğunlukla iki seansta, canlı dişlerde ise tek seansta
yapılmaktadır.
Diş Anatomisi
Dişin ağızda görünmeyen, kemik içerisinde kalan kısmına kök,
ağızda görünen kısmına da kuron adı verilir. Dişimiz birkaç tabakadan oluşur.
Kuron kısmının en dışında yani ağzımızda görünen kısım mine ismini alır. Diş
eti altında kalan ve kemik ile çevrelenen kök kısmının üstünü sement tabakası
örter. Diş sement ve mine tabakalarının altında da dentin tabakası yer alır.
Dentinin özelliği, mine tabakasının aksine sinir uçlarını barındırması ve dişin
en büyük tabakası olmasıdır. Bu özelliği ile ağrı mekanizmasında görev
almaktadır.
Dentin tabakasının altında diş pulpası yer alır. Bu kısımda
dişin sinir ve damarları bulunur. Pulpa dişin gelişmesi ve sürmesi esnasında
çok önemli bir rol oynar. Ayrıca diş sürdükten sonra da ağrı mekanizması ile
dişimizin karşılaşmış olduğu problemleri bize en kısa süre içerisinde iletir.
Pulpa Nasıl İltihaplanır?
Her insanın ağız boşluğunda bakteriler bulunur. Bakteriler
almış olduğumuz pek çok gıda ile birleşerek ağzımızda asitlerin meydana
gelmesini sağlar. Bu meydana gelen asitleri ağzımızdan arındıramazsak, bu
maddeler mineye zarar verir ve mine tabakasında çürük oluşmasına sebep olurlar.
Minede ortaya çıkan çürükler eğer tedavi edilemez ise, mine tabakasının altında
yer alan dentin tabakasına geçerler. Dentin tabakası ağrı yolu ile bizi
uyarmasına karşın meydana gelen çürük yine tedavi edilemez ise bu defa
mikroorganizmalar pulpaya doğru hareketlenirler. Bu esnada pulpa kendisini
koruma altına almak için pek çok yolu devreye sokar. Bu yollardan birisi de
ağrı yolu ile bizi uyarmaktır ama yine dişimizi tedavi ettirmezsek bir süre
geçtikten sonra mikroorganizmalar pulpa içerisinde yer alan sinir ve damarları
harap ederek iltihap oluşmasına neden olur.
Pulpa da iltihabın meydana gelmesinin bir başka sebebi de
travmalardır. Dişe gelen bir darbe, kök ucundan dişin köküne giren sinir ve
damarların kopmasına, böylece dişlerin canlılığını kaybetmesine sebep olabilir.
Herhangi bir yolla mikroorganizmaların eklenmesi pulpanın iltihabına sebep
olur. Pulpanın enfekte olmasının bir başka yolu da, diş çevresinde uzun süreli
periodontal (diş eti ve çevresi) hastalığının bulunmasıdır.
Hangi Durumlarda Kanal Tedavisinin Uygulanması Gerekir?
Kanal tedavisi uygulanması gereken durumların başında diş
kemiğinde meydana gelen çatlaklar ve derin çürükler yer alır. Dişin
iyileşemeyecek kadar hasar aldığı durumlarda pulpanın çıkarılarak dişin
korunması sağlanır. Kanal tedavisinin en büyük avantajı dişin kemik yapısını
kaybetmemek ve ölü dişi kurtarmaktır. Kanal tedavisinin uygulanmasını
gerektiren durumlara ilişkin belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
·
Çiğneme ya da ısırma esnasında ortaya çıkan
ağrı,
·
Özellikle soğuk ya da sıcağa karşı kalıcı diş
hassasiyeti,
·
Derin çürükler,
·
Çatlamış dişler,
·
Diş etinin şişmesi,
·
Yansıyan diş ağrısı,
·
Boyun ve yüzde ortaya çıkan şişlik,
·
Koyulaşmış hale gelen diş etleri.
Kanal Tedavisi Nasıl Uygulanır?
Kanal tedavisinin; dişin tekrar işlevsel hale getirilmesi,
kanalların doldurulması, diş kanallarının şekillendirilmesi, çürük ve
enfeksiyonun yok edilmesi olmak üzere dört temel amacı bulunur. Dişin durumuna
göre tedavi bir ya da iki seans kadar sürebilir. Kanal tedavisi sürecinde
izlenen prosedür, diş hasarına bağlı olarak değişmekle beraber genel olarak şu
adımları içerir:
·
Diş hekimi, dişte enfeksiyon belirtisi olup
olmadığını belirlemek ve dişin kök yapısını görmek amacı ile bir röntgen çeker.
Bu sayede, dişte ortaya çıkan hasar değerlendirilir ve kanal tedavisinin
uygulanmasına gerek olup olmadığına karar verilir.
·
Diş pulpası çok hasarlı ise, kanal tedavisi
işlemi başlatılır.
·
Dişte apse oluşumundan kaynaklı şiddetli bir
ağır varsa, tedaviden önce lokal anestezi uygulaması yapılır.
·
Kanal tedavisinin ilk aşaması, dişin içerisinde
yer alan pulpanın dikkatli bir şekilde çıkarılmasıdır. Pulpa çıkarıldıktan
sonra, diş hekimi kök kanalında uygulanacak işlemin ne kadar süreceğini tespit
eder.
·
Uygun boyutta aparatlar kullanılarak kök
kanalları tekrardan şekillendirilir ve temizlenir.
·
Kanal tedavisi uygulamasının bir seansı yaklaşık
45 dk kadar sürer. Gerekli olan prosedürler uygulandıktan sonra, dişin en az
iki defa röntgeni çekilir. Diş hekimi tedavinin başarılı olduğunu düşünüyorsa,
dezenfekte işleminin ardından kanalların kontaminasyondan etkilenmemesi için
kalıcı bir materyal ile kanal içi doldurulur.
·
Diş hekimleri kalıcı dolgu uygulaması yapmadan
önce ortalama 5 gün kadar dişin iyileşmesini bekleyebilir. Bu durumda geçici
bir dolgu malzemesi ile diş oyuğu kapatılır.
·
Diğer seansta ağrısız bir işlem ile dişin geçici
dolgusu çıkarılarak kalıcı dolgu işlemi uygulanır. Kalıcı dolgu uygulaması;
gutta percha ve dental macun ismi verilen kauçuk bazlı bir madde ile
gerçekleştirilir. Kalsiyum hidroksit temelli macunlar kök kanalına dışarıdan
gelebilecek herhangi bir sızıntıyı önler.
Kanal Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Nelerdir?
Kanal tedavisi sonrası dikkat edilmesi gereken bazı durumlar
bulunmaktadır. Bu durumlar şu şekildedir:
·
Kanal tedavisi esnasında iltihaplı doku ile
beraber diş sinirleri de alınır. Bu sebeple, dişin dış uyaranlardan etkilenmesi
gibi bir durum söz konusu değildir. Fakat, özellikle işlemden önce enfeksiyon
ya da ağrının görüldüğü durumlarda, tedaviden sonra doku iltihabı sebebiyle
dişte hassasiyet hissedilebilir. Bu durum, çoğunlukla doktorun yazacağı ağrı
kesici ilaçlar ile hafifletilebilir.
·
Kanal tedavisi sonrası en az üç saat boyunca
besin tüketmemeye özen gösterilmelidir.
·
Kanal tedavisi uygulamasının başarı oranı çok
yüksektir. Tedavi edilen bir diş, düzenli bir şekilde bakım yapıldığında ömür
boyu kullanılabilir.
·
Dişlerde çürük oluşumuna sebep olduğu bilinen
şekerli gıdaların tüketimi en az seviyeye indirilmelidir.
·
Diş temizliği gün içerisinde üç kez yumuşak
kıllara sahip olan bir diş fırçası ile bir kez de diş ipi ile yapılmalıdır.
·
Yılda en az iki defa genel diş muayenesi
yapılmasına dikkat edilmelidir.
Kanal Tedavisinde Ağrı Olur Mu?
Kanal tedavisi, sıradan bir dolgu işleminden daha fazla
ağrıya ya da acıya neden olan bir işlem değildir. Hissedilen hassasiyet, acı ve
ağrı zaten mevcut olan iltihap ve enfeksiyondan kaynaklanır. Kanal tedavisinin
tamamlanmasını takip eden birkaç gün boyunca özellikle de temizlenmiş bir
enfeksiyon durumu bulunuyor ise bölgede bulunan dokuda hassaslık ortaya çıkabilir.
Bu ağrı, Dent İstanbul kliniğimizde çalışmalarını sürdüren diş hekimlerimizin
tavsiye edeceği ağrı kesici özelliğe sahip olan ilaçlar ile kontrol altına
alınabilir.